Menu
Menu

Kentsel Dönüşüm Sürecinde Sigorta Yaptırmak Neden Önemlidir?

Ev dediğimiz şey sadece dört duvardan ibaret değil. Bazen bir çocukluk anısı bazen bir sofranın etrafındaki kahkaha. Her taşında bir hatıra her penceresinde bir manzara saklı. Fakat zaman geçtikçe bazı yapılar yıpranır güvenlik riski oluşturur. İşte tam da bu noktada devreye giren kentsel dönüşüm güvenli yaşam alanlarının önünü açar. Ancak bu süreç yalnızca fiziksel bir yenilenme değildir aynı zamanda maddi ve manevi değerlerin de korunmasını gerektirir.

Bir ev yıkılırken yalnızca tuğlalar sökülmez. Birikimlerin, umutların, hayallerin de güvence altına alınması gerekir. Yeniden inşa edilen her metrekare için bir emek harcanır. Bu emeğin ve yatırımların karşılıksız kalmaması adına sigorta yaptırmak hayati bir öneme sahiptir. Çünkü dönüşüm sürecinde yaşanabilecek aksaklıklar sadece inşaatı değil yaşamın tüm dengesini etkileyebilir.

Günümüzde pek çok kişi kentsel dönüşüme dahil olduğunda sadece bina güçlendirmesiyle ilgilenir. Oysa süreç boyunca oluşabilecek beklenmedik durumlar karşısında maddi güvence sağlamak için sigorta planlaması da şarttır. Özellikle sürecin başında alınacak doğru önlemler sayesinde hem mal kaybı önlenebilir hem de ileride yaşanabilecek finansal sıkıntıların önüne geçilebilir. İlk adımda sürecin hangi aşamalarında hangi sigorta türlerine ihtiyaç duyulduğunu bilmek gerekir. Her biri farklı kapsamlar sunar ve farklı riskleri teminat altına alır.

Kentsel Dönüşümde Zorunlu Sigorta Türleri ve Kapsamları

Yapıların güvenli hale gelmesi amacıyla başlatılan kentsel dönüşüm süreci beraberinde bazı zorunluluklar getirir. Bu zorunluluklar arasında çeşitli sigorta türleri de yer alır ve bunların kapsamı sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için kritik önemdedir.

DASK, kentsel dönüşüm sürecine giren yapılar için en bilinen sigorta türlerinden biridir. Zorunlu deprem sigortası binanın yıkılmasından önce de sonra da devreye girer. Yani dönüşüm sürecindeki bir yapı DASK teminatı altındaysa olası bir depremde ortaya çıkabilecek hasarların belirli bir kısmı bu teminatla karşılanır.

Buna ek olarak şantiye alanları için özel olarak düzenlenen inşaat sigortaları da süreçte önemli yer tutar. Çünkü dönüşüm sırasında yapının yıkımı, temel atımı ya da yeniden inşası sırasında ortaya çıkabilecek kazalar ya da doğa olayları ciddi maddi kayıplara neden olabilir. İnşaat sigortası bu tür kayıpları güvence altına alır ve yapı sahiplerine mali koruma sunar.

Tüm bu sigortalar kentsel dönüşüm sürecinin yalnızca fiziksel değil aynı zamanda finansal güvenliğini de destekler. Doğru sigorta türlerinin sürecin başında aktif hale getirilmesi olası riskleri minimum seviyeye indirir.

İnşaat Aşamasında Karşılaşılabilecek Risklere Karşı Koruma

Dönüşüm kararının alınmasının ardından başlayan yıkım ve yeniden inşa süreci, tahmin edilenden çok daha fazla risk barındırır. Şantiye ortamı başlı başına birçok potansiyel tehlikenin doğabileceği bir alandır. Bu süreçte yaşanabilecek kazalar, yangınlar ya da doğal afetler sadece inşaatı değil, etrafındaki yapı ve insanları da etkileyebilir. Özellikle komşu binalarda meydana gelebilecek çatlaklar ya da çökme riski sigorta kapsamında değerlendirilmediğinde büyük tazminatlar gündeme gelebilir. İşte bu yüzden inşaat sigortası gibi kapsamlı bir poliçe süreç boyunca doğabilecek zararların telafisinde hayati rol oynar.

Çoğu zaman yüklenici firmaların yaptırdığı sigortalar sınırlı olur. Oysa mal sahiplerinin bireysel olarak sürece dahil olup kendi mülklerini güvence altına alması gerekir. Çünkü sadece yapıyı inşa eden değil o yapının gelecekteki sahibi olan kişiler de riskin parçasıdır.

Sunay Yıldırım Sigorta, bu gibi detaylarda size rehberlik ederek inşaat sürecinde hangi sigorta türlerinin ne zaman devreye girmesi gerektiğini açıkça sunar. Böylece süreci yalnızca yapı değil bütçe anlamında da güvenle yönetebilirsiniz.

DASK ve Kentsel Dönüşüm İlişkisi: Teminat Sürekliliği Nasıl Sağlanır?

Yapının yıkılmasından önce yaptırılmış olan DASK poliçesi sürecin en başında devreye girer. Ancak kentsel dönüşüm sırasında binanın statüsü değiştiği için poliçenin devam edip etmeyeceği çoğu kişi tarafından merak edilir. Bu noktada teminat sürecinin sürekliliğini sağlamak adına belli adımlar atılması gerekir. Eğer bina resmi olarak yıkıldıysa mevcut DASK poliçesi geçersiz hale gelir. Yeni yapı tamamlanana kadar geçen sürede deprem riskine karşı başka bir güvence devreye girmelidir. Özellikle geçici yapılar ya da konteyner sistemleri kullanılıyorsa bu alanlar için de ek sigorta çözümleri düşünülmelidir.

Yeni yapı tamamlandıktan sonra ise zorunlu deprem sigortasının yeniden yapılması gerekir. DASK yalnızca mevcut binaları değil yeni tamamlanan yapıları da kapsam altına alır. Bu yüzden yapı iskanı alındıktan sonra en kısa sürede yeni poliçenin devreye alınması büyük önem taşır. Kentsel dönüşümde teminatların eksiksiz sürmesi için Sunay Yıldırım Sigorta uzmanları sürecin başından sonuna kadar gerekli bilgilendirmeleri yapar. Böylece bir boşluk oluşmadan tüm aşamalar güvence altına alınmış olur.

Yeni Yapılar İçin Konut Sigortası Zorunluluğu Var mı?

DASK poliçesi zorunlu olsa da birçok kişi yeni inşa edilen evler için konut sigortası yaptırmanın gerekip gerekmediğini merak eder. Yasal zorunluluk olmasa da bu sigorta türü özellikle yeni yapılarda büyük avantajlar sağlar. Yeni yapılarda kullanılan malzemelerin maliyeti oldukça yüksektir. Olası bir su baskını, yangın ya da hırsızlık gibi durumlarda zarar gören eşyaların ve yapının yeniden onarımı büyük bütçeler gerektirir. Bu tür durumlar karşısında konut sigortası önemli bir koruma sunar.

Kentsel dönüşümle birlikte yapılan yapılar genellikle modern sistemlerle donatılır. Bu da elektrik, su ya da doğal gaz tesisatında yaşanabilecek teknik aksaklıkların artabileceği anlamına gelir. Her ne kadar yeni olsa da bazı sorunların yaşanması kaçınılmazdır. Bu nedenle konut sigortası sadece eşyaları değil, aynı zamanda yapının genel sağlığını da teminat altına alır. DASK yalnızca deprem kaynaklı zararları karşılarken konut sigortası çok daha geniş bir koruma yelpazesi sunar.

Sigortasız Kentsel Dönüşüm Sürecinin Yol Açabileceği Maddi Kayıplar

Sigorta yaptırılmadan başlayan bir dönüşüm süreci ciddi maddi zararlarla sonuçlanabilir. Özellikle beklenmedik kazaların meydana gelmesi durumunda tüm yük yapı sahiplerinin omzuna binebilir. Yıkım sırasında komşu binada meydana gelen bir hasar, şantiye alanında yaşanan iş kazası ya da inşaat sırasında çıkan yangın gibi durumlar sigortasız bir süreçte doğrudan mal sahiplerinin sorumluluğuna girer. Bu da hem hukuki hem de maddi yükümlülüklerin artması anlamına gelir.

Buna ek olarak yeni yapının inşası tamamlandığında meydana gelebilecek elektrik kontağı ya da tesisat sorunları evde kalıcı hasarlara yol açabilir. Eğer konut sigortası yapılmamışsa tüm bu zararlar cebinizden çıkar. Böyle bir durum uzun vadede ciddi bütçe sorunları doğurabilir. Oysa sürecin en başında yapılacak doğru bir sigorta planlaması, tüm bu olasılıkların etkisini minimum seviyeye indirir. Hem psikolojik olarak daha huzurlu bir süreç yaşarsınız hem de yatırımınızın güvende olduğunu bilmenin rahatlığını hissedersiniz.

Kentsel dönüşüm yalnızca yeni bir yaşam alanı değil aynı zamanda yeni sorumluluklar da getirir. Bu süreci güvenli hale getirmek için atılacak en önemli adımlardan biri sigorta yaptırmaktır. İster inşaat öncesi ister sonrası fark etmeksizin her aşamada doğru teminatlarla ilerlemek sizi beklenmedik kayıplardan korur. Sunay Yıldırım Sigorta, bu süreçte size eşlik ederek yapınıza, eşyalarınıza ve en önemlisi geleceğinize sahip çıkmanız için en doğru sigorta çözümlerini sunar.

Hızlı Sigorta Karşılaştırma

20'den fazla sigorta 2 dakikada birçok sigorta sağlayıcısının en uygun fiyatlarla sunduğu seçenekleri keşfedin, ve hemen sigorta poliçenizi oluşturun.